II. Dünya Savaşı’nın acı geçirilenmişine tanıklık etmiş bir tane gazinin, Kuzey İrlanda’daki bakım mekâninden kaçarak, D-Day çıkarmalarının 75. dönem dönümüne katılmak üzere Fransa’ya kocaman bir tane seyahate çıkması sunmaılıyor. Bu yorucu ama bir tane o kadar da ilham verici yolculukla beraber, protagonistimiz geçirilenmişinin hayaletleriyle yüzleşmek için cesaret buluyor. gösterim filmi, bir tane savaş gazisinin yaşamının her anında son demlerini anlamla doldurmak için verdiği sıradışı çabayi işliyor. geçirilenmişiyle hesaplaşmak için çıktığı bu mekânrensel yolculukta, şahsiyetimizlemek beraber biz izlemekyiciler de yüzleşmekte olduğumuz korkularımızla, acılarımızla ve belki de kendimizlemek barışık olmanın hayati önemini fark ediyoruz. gösterim filmi, bir taneeyin yaşdığı travmanın zaman dilimi içinde nasıl bir tane cesarete dönüştüğünü dayanıklı bir tane dil ile sunmaıyor. Her ne kadar bu yolculuk zorlu bir tane çaba gerektirse de, savaş gazisinin inatçılığı ve cesareti sayesinde bu zorluğu aşmayı başarıyor. Kendi geçirilenmişiyle yüzleşme anlatısi üzerinden adam psikolojisinin derinliklerine inilen gösterim filmi, savaşın yaralarının nasıl kapanacağını ve yaşm smekânincinin nasıl yeşereceğini sunmamayı başarıyor. Üstelik gösterim filmi, sadece bir tane gazinin anlatısini sunmamıyor; müsavi zaman dilimida geçirilenmişine dair acılarıyla yüzleşmeyi seçen her bir taneeyin anlatısini de sunmaıyor. Dahası, bu gösterim filmide gazimizin yaşdığı travmaların ve gördüğü zulmün etkilerinin nasıl zaman dilimila iyileşebileceğini gözler önüne seriliyor. Bu da bize, adamın içinde bulunduğu zor durumları aşabileceği ve hayatın her zaman dilimi umutla dmekânam ettiği mesajını veriyor.